Uzun bir tatilden sonra öğrenciler, okullara göre planlama yapan anne babalar, 2 hafta erken gelseler de öğretmenler tatillerinden döndüler. Bir yerlere gidilse de gidilmese de, tatil bittiii.
Ben, biten tatillerden sonraki duygu ile yasamın sonuna geldiğimizde ya da ihtiyarladığımızda yasayacağımız duyguların birbirine benzeyebileceğini düşünüyorum. Tatilini nasıl geçirdin? Hayatını nasıl yaşadın! Anlamlı mı yoksa boşu boşuna mı geçti. Ama bitti… bu yıl için yaz bitti…
Neyse… bir insan ömrünü neye vermeli? Nasıl yaşamalı? Sorularını başka bir yazıya bırakarak okul hayatına dönelim.
Minimini birler ve çalan ziller. Saate bakıp derse giren yetişkinler. Derse girmek için her halukarda hocayı bekleyenler. Teneffüslerde bile içerden çok az çıkan tipler. Yaramazlar, zekiler. Zeki ama çalışmayanlar. Çok çalıştığı halde hiç çalışmadım diyenler. Çalışkanlar. Akıllılar,
Tembeller, tembel tenekeler. Ödevini yapmayanlar, hiç aksatmayanlar. Annesinden durmadan ‘ders çalış’ lafı işitenler. Dersin akışını bozanlar. Hiperaktifler. Dikkatsizler. Süslüler, püslüler,
Disiplinlikler. Örnek öğrenciler. Bilgisayarı çok sevenler. Devamsızlar. Bir işte çalışanlar. Çekingenler. Sınav öncesi heyecan yapanlar. Kopyacılar. Whatsapcılar, facebookcular,
Etüt, dershane, özel dersler. Okul kapılarında boyası acele kokan yeni basılmış reklamlar. Servisler, paralar, mali işler babalar, evde eğitim bakanı anneler. Kalemler silgiler ve bil cümle daha söylenecekler… okullar başladı.
Etiketleme yapmayalım. ‘Hayat donmuş bir heykel değil akan bir ırmaktır.’ Durumlar değişebilir.
Evet
Çocuklar… sizin çocuklarınız, bizim çocuklarımız… yeğenlerimiz,
akrabalarımız, komşularımız,
Cibranlı Halil’in dediği gibi ‘geleceğin oğulları ve kızları’
Anne babalar çocukları için güzel bir gelecek ister. Elbette haklılar. Çoğuna göre bunun en güzel yolu da okumak… okutmak… Güzel bir liseye gitsin, iyi bir üniversite kazansın. Okuyarak iyi bir meslek sahibi olsun. Kimseye muhtaç olmasın. Kendi parasını kazansın, toplumda saygın bir yeri olsun. Mutlu olsun… biz sahip değildik o sahip olsun. Biz okuyamadık o okusun. Biz iyisini yapamadık o yapsın.
Doğru. Ama
Çok paraya mı sahip olsun, mutlu mu olsun?
Her kesi mi geçsin, Yeteneklerini mi geliştirsin?
Kimseden geri mi kalmasın, Yapabildiğinin en iyisini mi yapsın?
Hırslı mı olsun, barışık mı?
Başarılı mı olsun, Sağlıklı mı?
Dersleri mi iyi olsun kişiliği mi?
Zorluklarla hiç karşılaşmasın mı? Yoksa Zorluklarla basa çıkacak gücü mü olsun?
Hiç yenilmesin mi? Yoksa yenilgiye dayanabilsin mi?
Hep sevilsin mi? Yoksa sevilmediğinde tolere edebilsin mi?
Her istediği olsun mu? Yoksa gerektiğinde ayağını yorganına göre uzatabilsin mi?
Ezberci mi olsun, yaratıcı mı?
İtaatkar mı olsun, sorgulayıcı mı?
Başarısı için her yol mubah mı olsun, insancıl ve onurlu mu?
Ders notları-sonuç mu önemli olsun, yoksa süreçteki gayreti mi?
Eveeet sevgili anne babalar…. eğitimciler… eğitime yön verenler… Cevaplar sizde. Güzel sorular sorup yaşamınıza anlam katan değerli cevaplar bulmanız dileğiyle. Çocuklarınızın geleceğine güzellikler eken, anına mutluluklar katan bir eğitim öğretim yılı diliyorum.
Uzman Psk. Dan. Mahmut Kızılboğa